Malûmdur ki, kitapta zikredilen her bir mevzu, çok daha geniş bir şekilde ele alınabilirdi. Fakat biz de bu sahada kitap talimine yeni başlandığını göz önünde bulundurup şimdilik bu kadarının yeterli olacağını düşündük.

İslâm, hareket dinidir. Her bir talimat, hareketi talep eder ve bu durumu devam ettirmek ister. Şüphesiz iman, Müslüman kişiyi harekete geçirecek esas güçtür. Bunun için de geçmişteki ulema imanı tanımlarken: “O itikat edilen şey; dil ile söylemek, kalp ile tasdik etmek ve azalarla amel etmektir.” demiştir. İnsanın imanının hangi derecede olduğu onun yaptığı işlere bakarak belirlenebilir. Bir iyilik hakkında güzel sözler söyleyen insan, kendi sözleriyle amel etmezse ne olur? Elbette, söylediği söze kendi iman etmemiş olur.

İslâm’ın talimatlarını öğrenip ona iman eden kişinin elbette bunlarla amel etmesi de gerekir. Çünkü bu talimatlar, sırf bilgi için ya da medeni seviyeyi yükseltmek için değildir. Amel etmek bu yolla da insanı iki dünya saadetine ulaştırmak için yürürlüğe konmuştur.

Allah Tealâ’dan, bu kitabı okuyan her bir kişiye onunla amel etmeyi nasip etmesini dilerim.